Üniversitemizde Geliştirilen Aşı Kanser Hastalarına Umut Oldu 01-04-2021

Üniversitemiz Tıp Fakültesi‘nde kanser hastalarında hücresel immün tedavisinde kullanılmak üzere başlatılan aşı çalışmasının laboratuvar evresinde sona gelindi.

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Mümin ŞAHİN, üniversitedeki bilim insanlarının kanser aşısı üzerinde çalışmalarının sürdüğünü belirterek, “Ekibimiz doktora ve yüksek lisans öğrencileriyle birlikte TÜBİTAK’daki öğretim üyeleriyle hücresel immün tedavi, yani öbür ismiyle kanser aşısıyla ilgili çalışmalarına devam ediyorlar. Umuyorum yakın vakitte bununla ilgili ülkemize ve tüm insanlığa hoş çalışmalar verecekler diye kestirim ediyorum. İnşallah bununla ilgili hoş sonuçlar en yakın vakitte sizlere sunarız diye düşünüyorum” dedi.

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Tümör Biyolojisi ve İmmünolojisi Anabilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Burhan TURGUT, Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Kolu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bahadır BATAR, İç Hastalıkları Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa ORAN, yüksek lisans öğrencileri Elif SERDAL, Nurcan MEBLAĞ, Buse ZİRVE, doktora öğrencisi Bahar YILMAZ, lisans öğrencisi Metehan GAZİOĞLU, TUBİTAK Marmara Araştırma Merkezi

‘BEKLENTİMİZ HAYLİ YÜKSEK’

Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Tümör Biyolojisi ve İmmünolojisi Anabilim Kısmı Lideri Prof. Dr. Burhan TURGUT, kansere karşı 6-7 yıldır çalışmalarının sürdüğünü belirterek, bununla ilgili çok sayıda projeleri olduğunu söyledi. TURGUT, “Kanser aşısı diye de tabir edilebilen bilhassa hücresel immün tedavi prosedürü diye söz edebileceğimiz bir formül üzerine de çalışmalarımız epeyce ilerlemiş durumda. Preklinik kademesindeyiz şu anda lakin hayli ilerledik, sonlarına yaklaşmış durumdayız. Bu projemizi TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’yle ortak yürütüyoruz. Bir yıl içinde insan çalışmalarına başlamayı hedefliyoruz. Bu bahiste beklentilerimiz hayli yüksek” dedi.

‘ABD, AVRUPA VE ÇİN’DE HASTALAR ÜZERİNDE DENENİYOR’

Prof. Dr. Burhan TURGUT, aşı çalışmalarıyla ilgili üniversitede 7-8 kişilik, Marmara Araştırma Merkezi’nde de 10 kişilik bir grubun ortaklaşa çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi. Her iki merkezin de laboratuvar imkanlarıyla, projenin büyük bir kısmı Marmara Araştırma Merkezi’nde gerçekleştiğini söyleyen Turgut, “Özellikle konstrak oluşturma denilen evreleri var. Bizim merkezimizde de bilhassa crispr teknolojisiyle alakalı çalışmaları devam ediyor. Bir bütünlük içinde, hayli geniş bir takım diye tabir edebiliriz. Bu metotlar hücresel immün tedavi metotları dünyada batıda bilhassa Amerika’da, Avrupa’da ve Çin’de hasta üzerinde de deneniyor ve kullanılıyor. Hatta standart tedavi olarak birtakım merkezlerde kullanılmaya başlanmış durumdadır. Bilhassa hematolojik kanser dediğimiz lösemi, lenfoma lenf bezi kanserlerinde kullanımları kelam konusu. Lakin ülkemizde şimdi bizim çalışmamızla birlikte başarılı olursak kullanılabileceğini düşünüyoruz” dedi.

‘İNSANLARA UYGULAMA EVRESİNE 1 YIL İÇİNDE GEÇMEYİ PLANLIYORUZ’

‘TÜMÖR HÜCRELERİNİ BÜSBÜTÜN ORTADAN KALDIRMAYI AMAÇLIYORUZ’

Biyoloji Ana Bilim Kolu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bahadır BATAR, Türkiye’de bu çalışmayı yalnızca kendilerinin yaptığını söyledi. Kanser aşısı geliştirilmesindeki çalışmalarında en aktif, en güçlü ve en son geliştirilen genetik mühendisliği teknolojilerinden bir adedini kullandıklarını belirten BATAR, “Bu genetik mühendisliği teknolojisi crispr olarak isimlendirilmektedir. ve crispr sistemi şu an dünya genelinde çağdaş kanser immün tedavisinde en yaygın olarak kullanılabilecek tekniklerden bir tanesi olarak kabul edilmektedir. Crispr sistemi bilhassa hücrelerin genomunda yani genlerinde yine düzenlemeyi, genlerde değişiklik yapmayı sağlayan bir sistemdir. Biz de kanser aşısı çalışmalarımızda bilhassa bağışıklık sisteminde kıymetli rol oynayan hücrelerin genlerinde yine düzenleme yaparak bu bağışıklık sistemi hücrelerinin tümör hücrelerine tesirli bir formda karşı koyarak bu tümör hücreleriyle savaşmasını ve tümör hücrelerini büsbütün ortadan kaldırmayı amaçlıyoruz. Çalışmalarımızı tamamladığımızda umuyoruz ki bağışıklık sisteminde rol oynayan hücrelerin yine programlanmasıyla birlikte tümör hücrelerine çok daha güçlü bir bağışıklık karşılığı oluşturulabilecektir” diye konuştu.

Bir önceki yazımız olan Türkiye'nin en yüksek barajının su tutacağı tarih belli oldu başlıklı makalemizde Baraj, Barajı ve Gövde hakkında bilgiler verilmektedir.