Son Dakika | Erdoğan: “NATO’nun küresel sınamalar karşısında daha etkin inisiyatifler üstlenmesi gerekmektedir”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan NATO Başkanlar Doruğu düzenlediği basın toplantısında, “NATO’nun global sınamalar karşısında daha aktif inisiyatifler üstlenmesi gerekmektedir” ve “Terör sıkıntısında örgütler ortasında ayrım yapılmamalı” dedi.

Belçika’nın başşehri Brüksel’de düzenlenen NATO Başkanlar Tepesi sona erdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tepe sonrası ABD Lideri Joe Biden ile yaptığı ikili ve heyetler ortası görüşme sonra basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, “Küresel ekonomik ve güvenlik mimarisinde esaslı değişimlerin yaşandığı bir periyottan geçiyoruz. Bölgesel aktörlerin karar alma süreçlerindeki tesiri ve tartısı günden güne artıyor. Son bir buçuk yıldır korona virüs salgını bu değişim sürecini daha da hızlandırmıştır. İktisattan, ticarete, toplumsal hareketlerden kamu güvenliğine kadar çok geniş bir yelpazede salgının artçı sarsıntılarına şahit oluyoruz. Salgınla bir arada istikrarsızlığın İslam ve yabancı zıddı ırkçı akımların dünyanın farklı köşelerinde yaygınlaştığını görüyoruz” dedi.

“YARDIMLARIN KAİDEYE BAĞLANMASI ADALETE VE HAKKANİYET OLAN İNANCI DA AŞINDIRIYOR”

Demokrasi ve demokratik kıymetlerin yara aldığını belirten Erdoğan, “Sorun çözme sistemleri işlerliklerini kaybediyor. Memleketler arası toplum tarafından terk edilmiş olma niyeti sistemin çeperinde yer alan mahrum ülkeleri içe kapanmaya sürüklüyor. Salgınla birlikte ekonomileri yeterlice berbatlaşan az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelere yönelik yardımların kurala bağlanması adalete ve hakkaniyet olan inancı da aşındırıyor. Global iktisadın toparlanma gereksinimi en üst safhada iken bilhassa gelişmiş ülkelerin müdafaacı önlemlere başvurması salgın kaynaklı ekonomik problemlerin derinleşmesine sebep oluyor” dedi.

“AKDENİZ’DEN KARADENİZ’E AVRUPA’DAN ASYA’YA İTTİFAK ETKİN ROL ÜSTLENMELİDİR”

“Hepimiz inançta olana kadar hiçbirimizin inançta olamayacağı gerçeği ile bir defa daha yüzleşiyoruz” sözlerini kullanan Erdoğan, “Dünyanın içinde bulunduğu bu görünüm bize NATO’nun da üzerine inşa edildiği ittifak ve dayanışma ruhunun değerini göstermiştir. Global istikrarın korumasında NATO’nun hem belirleyiciliği hem de üstlenmesi gereken sorumluluklar artmıştır. Üye devletler kurucu prensiplerine sahip çıkmalı ve İttifakı güçlendirmelidir. Akdeniz’den Karadeniz’e Avrupa’dan Asya’ya güvenlik şemsiyesine gereksinim duyulan her yerde ittifak etkin rol üstlenmelidir. Devir sorumluluktan kaçma değil elini taşın altına koyma periyodudur. NATO’nun global sınamalar karşısında daha aktif insiyatifler üstlenmesi gerekmektedir” dedi.

ABD Lideri Joe Biden ile bir ortaya geldiğini belirten Erdoğan, “NATO Doruğunu global ölçekte kritik hadiselerin yaşandığı işte bu türlü bir atmosferde gerçekleştirdik. İttifakın önümüzdeki on yıllık yol haritasını teşkil edecek NATO 2030 sürecine ait değerli kararların alındığı tepemizi tamamladık. Tepe toplantımızda NATO’nun güvenliğine yönelik tehdit ve meydan okumalar hakkında stratejik seviyede görüş alışverişinde bulunduk. NATO’yu askeri bakımdan daha mükemmel hale getirirken, siyasi boyutunu da tahkim edecek adımların atılması tarafında kararlar aldık. Stratejik konseptin günümüz kaidelerine uygun olarak güncellenmesi sürecini başlatan kararı onayladık. İttifakın yeni tehditlere direnç edebilmek gayesiyle kendisini adapte ederken, güvenliğin, bölünmezliği dayanışma ve beraberlik başta olmak üzere temel prensiplerinden taviz vermemesi gerektiğini vurguladık” dedi.

“BİR TERÖR ÖRGÜTÜ ELİYLE OBURUNUN YOK EDİLEMEYECEĞİ DE ORTAYA ÇIKMIŞTIR”

Türkiye’nin önceliklerini ve hassasiyetlerini lisana getirdiğini aktaran Erdoğan, “Terörle gayret başta olmak üzere Türkiye’nin önceliklerini hassasiyetlerini ve haklı beklentilerini müttefiklerimizin dikkatine sunduk. Terör probleminde örgütler ortasında ayrım yapan güzel terörist-kötü terörist sınıflamasına giden çarpık anlayış mevcudiyetini koruyor. Terörü yok edemeyeceği tersine terör örgütlerine yürek vereceği açıktı. Bir terör örgütü eliyle oburunun yok edilemeyeceği de ortaya çıkmıştır. DEAŞ tehdidinin yeni isimler altında varlığını sürdürmesi terörle çabada rehavet ve ikili standardın yeri olmadığını göstermiştir. Türkiye DEAŞ belasına karşı göğüs göğüse çaba etmiş, Suriye’nin güneyinden bu örgütün sökülüp atılmasını sağlamış tek NATO müttefikidir” dedi.

Hudut ötesi operasyonlara değinen Erdoğan, “Sınır ötesi operasyonlarımız sayesinde 8 bin 200 kilometre kareden fazla alanı terörden arındırdık. İdlib’te tesis ettiğimiz itimat atmosferi ile yeni bir insani trajedinin ve büyük bir güç dalgasının önüne geçtik. Son günlerde İdlib’e yönelik taarruzların ağırlaşması bölgeyi tekrardan kaosa sürüklemeyi amaçlamaktadır. Cumartesi günü İdlib’teki Şifa Hastanesini maksat alan YPG/PYD terör örgütü 14 temizi katletmiş, 32 sivili de yaralamıştır. Yalnızca bu terör hareketi bile müttefik silahlarıyla donatılan, yöneticileri kimi ülkelerde kırmızı halılar da ağırlanan bu örgütün kanlı, kirli ve nahoş yüzünü göstermeye kafidir” dedi.

“TÜRKİYE, TERÖRİST SAVAŞÇILARIN ENGELLENMESİNE YÖNELİK GAYRETLERİNDE DA TEK BAŞINA BIRAKILMIŞTIR”

PKK’ya verilen takviyesinin artık sonlandırılması gerektiğini açıkça lisana getirdiğini belirten Erdoğan, “Terör örgütleri ile çabamızın yanı sıra Suriye’nin terörist yetiştirme kampına dönüşmesinin de önüne geçmeye çalıştık. Bugüne kadar 9 bine yakın yabancı terörist savaşçı yakaladık ve ülkelerine geri gönderdik. Ayrıyeten çatışma bölgeleri ile kontaklı olduğu tespit edilen yüz bine aşkın terör şüphelisine ülkemize giriş yasağı koyduk. Yakalayıp kaynak ülkelere teslim ettiğimiz teröristleri bugün hiçbir tahkikata uğramadan ellerini kollarını sallayarak, serbestçe dolaşabilmesi hatta kimi ülkelerde terör hareketi yapabilmesi büyük bir zafiyettir. Türkiye yalnızca PKK, PYD, FETÖ ve DEAŞ’la uğraşında değil yabancı terörist savaşçıların engellenmesine yönelik gayretlerinde da tek başına bırakılmıştır” dedi.

3,6 MİLYON SURİYELİ SIĞINMACIYA SAHİP ÇIKAN TÜRKİYE’YE VERİLEN TAAHHÜTLERİN BİRDEN FAZLA YERİNE GETİRMEMİŞTİR

Mülteci sıkıntısına değinen Biden, “Ülkemiz Suriye mahreçli sistemsiz göç yükünün neredeyse hepsini yalnız başına omuzlamak mecburiyetinde kalmıştır. Yaklaşık on yıldır 3,6 milyon Suriyeli sığınmacıya sahip çıkan Türkiye’ye verilen taahhütlerin birçok yerine getirmemiştir. Libya ve Suriye başta olmak üzere ittifakın insiyatif almakta geç kaldığı bölgelerde muhasımların aktifliğini artırdığı bir gerçektir” dedi.

“Meşru hükümetin daveti üzerine sağladığımız eğitim ve danışmanlık dayanağı hem Libya’nın uzun müddetli bir iç savaşa sürüklenmesini engelledi” diyen Erdoğan, “Hem de Birleşmiş Milletler öncülüğündeki siyasi sürecin önünü açtı” tabirlerini kullandı.

Dağlık Karabağ savaşına değinen Erdoğan, “Dağlık Karabağ’da 30 yıllık bir gecikmeyle de olsa adalet tecelli etti ve bölgede umutlar tekrar yeşerdi. Hasımlığın yerini barışın elimin yerini huzurun istikrarsızlığın yerini kalıcı barışın alabileceği yeni bir devrin kapıları aralandı. Ülkemizin sonları dışında yürüttüğü müttefiklerimizin güvenliğine de katkı sunan operasyonlarına ittifak tarafından güçlü takviye verilmesi, bu bakımdan tercihten öte zorunluluktur. Temennimiz tüm müttefiklerimizin sığ siyasi hesapları kenara bırakıp Türkiye ile tam bir dayanışma sergilemesidir” dedi.

“ETKİN VE TERTİPLİ HALDE KULLANMA KONUSUNDA MUTABIK KALDIK”

Erdoğan, “ABD Lideri Joe Biden’la az önce bir ortaya geldim. Uzun yıllara dayalı bir dostluğumuzun bulunduğu Sayın Biden’la gündemimizde yer alan mevzularla ilgili kapsamlı görüş alışverişinde bulundum. Hem görüş ayrılığı yaşadığımız problemleri hem de ortak çıkarlara sahip olduğumuz alanlardaki işbirliği imkanlarını yapan bir yaklaşımla ele aldık. Aktif işbirliğine muhtaçlık duyduğumuz coğrafyalarda yapacağımız ortak çalışmaları Sayın Biden ve grubu ile görüştük. Türkiye bu bölgelerde aldığı insiyatiflerle DEAŞ’la verdiği çabaya takviye vermenin yanında NATO’nun hudutlarının müşterek çıkarlarının savunucusu olmuştur. İki müttefike ve stratejik ortağa yakışır biçimde direkt diyalog kanallarını aktif ve tertipli halde kullanma konusunda mutabık kaldık” dedi.

“SON DERECE FAYDALI VE SAMİMİ BİR GÖRÜŞME OLDU”

“Ülkelerimiz ortasında mevcut ikili işbirliği ve bölgesel istişare düzeneklerinin tekrar canlandırılması gerektiğinin altını çizdik” diyen Erdoğan, “Neticede son derece faydalı ve samimi bir görüşme oldu. Her alanda karşılıklı hürmet ve çıkara dayalı verimli bir işbirliği periyodunun başlaması noktasında güçlü bir iradenin olduğunu görüyoruz. Sayın Biden’la önümüzdeki periyotta bu amaçlar doğrultusunda işbirliğimizi artıracağız. Türkiye-ABD bağlantılarında çözülemeyecek hiçbir problem olmadığını tam bilakis işbirliği alanlarımızın sorun başlıklarından daha geniş ve varlıklı bir görünüm sergilediğini düşünüyoruz” tabirlerini kullandı.

Birleşik Krallık Başbakanı Boris Johnson’la görüştüğünü aktaran Erdoğan, “Görüşmemizde dost müttefik ve stratejik ortak olarak ikili ve bölgesel seviyedeki iş birliğimize verdiğimiz ehemmiyeti ve bunun sürdürülmesine yönelik irademizi karşılıklı olarak vurguladık” dedi.

“Şansölye Merkel’le bu sefer yüz yüze görüşerek ikili ve bölgesel hususlarda kapsamlı bir fikir teatisi gerçekleştirdik” diyen Erdoğan, “Yunanistan Başbakanı Sayın Miçotakis’le görüşmemizde tekrar canlandırdığımız diyalog düzeneklerinin sürdürülmesini kararlaştırdık. Sayın Başbakanla ülkelerimiz ortasında olumlu gündemi destekleyecek adımların karşılıklı olarak atılması konusunda fikir birliğine vardık. Biz görüşmelerimizi ikili olarak yapalım ve daha da ilerisi biz görüşmelerimizi özel sınırdan yapmak suretiyle ortaya birilerini sokmamızın manası olmadığı kararına vardık” dedi.

“AFGANİSTAN’DA BİZ PAKİSTAN’I DA YANIMIZA ALMA FİKRİMİZİ, MACARİSTAN’I YANIMIZA ALMA FİKRİMİZİ KENDİLERİNE SÖYLEDİK”

Kabil Havaalanı ve S-400’ler konusunda sorulan soruya ise Erdoğan, “Afganistan konusundaki fikirlerimiz Sayın Biden’a net olarak söz ettim. Türkiye olarak Afganistan’dan çıkmamız istenmiyorsa, bilhassa orada bir dayanağın verilmesi isteniyorsa diplomatik, lojistik, mali hususlarda ABD’nin bize vereceği takviye kıymet arz ediyor. Ayrıyeten Taliban gerçeğini de bir kenara koymamak mümkün değil. Onlarla da birçok görüşmeleri farklı atacağımız adımlarla sürdürebiliriz. Yeniden Afganistan’da biz Pakistan’ı da yanımıza alma fikrimizi, Macaristan’ı yanımıza alma fikrimizi kendilerine söyledik. Bununla birlikte Afganistan halkının rastgele bir ezayı yaşamadan Afganistandaki bu dayanağı kendilerine verelim. Şuan itibariyle bir mutabakat kelam konusu bir badire kelam konusu değil” dedi.

Erdoğan, “S-400 gündeme gelmemesi mümkün değil tıpkı kanıyı sayın lidere söz ettim birebir vakitte F-35 konusunu da kendisine tabir ettim. Savunma sanayi ile ilgili olarak müşterek yapabileceklerimizi söz ettim. Lakin bu iş burada bitmiyor. Dışişleri Bakanlarımız, Savunma Bakanlarımız görüşerek inşallah bu işi sağlama bağlayacaklar” sözlerini kullandı.

Erdoğan, Macron’un “İslam’la ilgili bir izahatta bulunduğunu, Suriye ve Libya konusunda birlikte hareket etme konusunda bir özveri içinde olduğu” tabirleri konusunda kanılarının sorulması üzerine, Macron’a gelecekteki yaklaşımlarının daha dikkatli olması gerektiğini hatırlattığını belirtti. Erdoğan, “Bu açıklamaları tekrarlarsanız isabetli olur. Çünkü Fransa’da 760 bin Müslüman var. Faslı, Cezayirlileri de dahil edersek çok daha büyük bir kitle var. Suriye ve Libya konusunda talepleri oldu yapabilir miyiz, yapamaz mıyız bakacağız” dedi.

ERDOĞAN’DAN BİDEN’A DAVET

Erdoğan, Biden’ı Türkiye’ye davet ettiğini belirterek, “Şu yoğunluklarını aştıktan sonra Türkiye’ye gelebileceğini söyledi” dedi.

(İHA)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı

Bir önceki yazımız olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, NATO Zirvesi'ni değerlendirdi: (2) başlıklı makalemizde Cumhurbaşkanı, erdoğan ve Görüş hakkında bilgiler verilmektedir.